8. Genel Kurul Kararları

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜ'NE

 

Demokrasi Cephesinin İnşası Görevi

 

8. Genel Kurulumuz, 7. Genel Kurulunda alınan “Demokrasi Cephesinin İnşası Acil Bir Görevdir!” başlıklı kararının güncelliğini koruduğunu tespit eder. Bu kararını aşağıdaki şekilde yeniler:

 

1- Halkların Demokratik Kongresi, faşizme ve savaşa karşı demokrasi cephesinin kurulmasını hayati bir görev olarak belirler. Demokrasi cephesinin oluşturulmasında merkezi düzeyde yapılacak çalışmaları ve girişimleri gözardı etmez, merkezi ve yerel arayışları karşı karşıya koymadan karşılıklı ilişkisini gözetir, ancak bunun yanında cephesel bir örgütlenmenin yerel düzeyde de kurulmasına özel önem verir.

 

2- Kendisi de demokrasi güçlerinin stratejik bir toplamı olan HDK, dönemin güncel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak daha geniş demokrasi güçlerinin birleştirilmesi sorumluluğunun bilinci ile hareket eder. Genel çağrıların ve merkezi düzeydeki çalışmaların etkin ve güçlü bir demokrasi cephesi inşa etmeye yetmediğinden hareketle yerelde somut toplumsal talepleri de gözeterek varsa yerelde bulunan güç birliklerinde etkin olarak yer alır, bu tür bir yerel ilişkinin olmadığı alanlarda yerel demokratik cephesel birliklerin oluşturulması için aktif çalışma yapar.

 

HDK, tüm yerellerde; mahallelerde, havzalarda, ilçelerde ve kentlerde hangi formda olursa olsun, demokrasi platformlarının oluşturulmasında kurucu, destekleyici, yol açıcı ve öncü bir misyon üstlenir.

 

3- Faşizme karşı mücadeleyi esas alan HDK; seçimleri esas alan yaklaşımlar yerine toplumsal mücadelenin geleceğimizi belirleyeceğini saptar ve yan yana gelişleri bu perspektifle örgütler.

 

Gerekçe:

 

1. Türkiye 7 Haziran'dan bu yana bir darbe sürecinden geçmektedir. Saray ve etrafındaki özel örgütlenme eski statükonun güçleriyle de ittifak halinde 7 Haziran seçimlerini geçersiz, seçimlerde tecelli eden halk iradesini yok saymış; aynı zamanda parlamentoyu işlevsizleştirmiş, Saray'ın noteri haline getirmiştir. HDP başta gelmek üzere muhalif milletvekilleri fezleke kıskacı altına alınmıştır. OHAL koşullarında yapılacak seçimlerin meşruluğunun tartışmalı olduğu ve demokratik olmadığı açıktır. Ayrıca Seçim atmosferini aşan bir sürecin içerisindeyiz. Mücadeleyi esas alan bir strateji halklarımızın ve demokrasi güçlerinin kazanmasının güvencesidir.  

2. Türkiye bu darbeden itibaren hiçbir yasa ve kuralla sınırlanmamış, keyfi ve fiili bir başkanlık rejimi altında yaşamaktadır.

3.  Darbe rejimi aynı zamanda Türkiye'nin toplumsal muhalefet güçlerini birbirinden ayrıştırmaya yalıtmaya, Kürt halkıyla toplumsal Türkiye'nin toplumsal muhalefet güçleri arasındaki mücadele ortaklıklarını dağıtmaya çalışmakta, faşist cepheyi tahkim etmeyi sürdürmektedir.

4. Ancak henüz OHAL silahını etkin olarak kullanmasına, faşist paramiliter milislerle saldırılarını sürdürmesine rağmen faşizm halkalarımızın ve toplumun demokratik taleplerini ve mücadelesini bastıramamıştır. Başta kadınların kitlesel sokak direnişleri olmak üzere farklı toplum ve meslek kesimleri içinde genişlemeye devam eden dayanışma, savaş ve çatışma altındaki kentlerde devam eden direnişler, toplumsal mücadele ve direnişlerin sürmekte olduğuna dair canlı ve somut kanıtlardır. Birleşen faşist cepheye karşı durabilmek için demokrasi güçlerinin mücadelesini ortaklaşması acil bir ihtiyaçtır.

Bu mücadelelerin Halklarımızın umutsuz olması için bir neden yoktur. Asıl umutsuz olması gerekenler faşist darbecilerdir. Demokrasi cephesi, halkçı demokratik cumhuriyete giden yoldur.

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

 “Orta ve Lise Öğretiminde Yaşanan Dönüşüm ve Çözüm Önerileri” Paneli

Karar Önergesi

AKP iktidarı döneminde eğitim alanında yapılan bir dizi değişikliği tartışmak üzere, HDK Eğitim Meclisi tarafından 2018 Yılı Mart ayına kadar,

·      Orta ve Lise Öğretiminde Genel Durum

·      Eğitim Müfredatı ve Gizli Müfredat

·      Öğrenci Seçme ve yerleştirme sisteminin değerlendirilmesi (Sınav)

·      Kısa-Orta- Uzun Vadede Eğitim için Öneriler

Ana konularını içerecek Orta ve Lise Öğretiminde Yaşanan Dönüşüm ve Çözüm Önerileri başlıklı bir çalıştay/panel yapılacaktır.

Gerekçe:

AKP iktidarı döneminde, sadece 4+4+4 yasası sonrası Ortaöğretim Yönetmeliğinde 8 kez değişiklik yapıldı. Bunun dışında da pek çok uygulama halk çocuklarının aleyhine değiştirildi: Kamu yararına vakıf diye tanımlanan vakıflara kamu taşınmazları 49 yıllığına eğitim ve yurt faaliyeti için verilmesi sağlandı; Sınav sistemi eğitim yılı ortasında değiştirildi ve kimlerin ne mağduriyetler yaşayacağı hala belirsiz.  Milli Eğitim Bakanlığı sürekli TÜGVA, TÜRGEV, ENSAR gibi vakıflarla protokoller imzalayarak her okulun içine bu vakıflardan kişilerin girişini kolaylaştırmaktadır.  1 milyon 700 binden fazla genç açık ortaokul ve liseye mahkum edilmişken, müfredat değişiklikleri ve İmam Hatipleşme tartışmaları oldukça artmışken, Ortaokul ve Lise düzeyinde gençlerin eğitim geleceklerini etkileyecek uygulamaları masaya yatıracak bir çalışma oldukça değerli olacaktır.

Bu amaçla Mart ayına kadar bir çalıştay/panel yapılacaktır. Panel, 4 oturum ve tam günlük bir çalışma olarak planlanmıştır. Her oturumda o konu başlığı ile ilgili birikimi, deneyimi olan öğretmen, veli, akademisyen ve öğrencilerden konuşmacılar yer alacaktır. Her oturumun sonunda mücadele alanları ve HDK’nin kısa-orta ve uzun erimli çözüm önerileri oluşturulacaktır. Bu kısım özellikle önem taşımaktadır. Farklı illerden katılımcıların deneyim ve mücadele pratikleri ile ilgili bilgi paylaşımı planlanmaktadır.

Eğitim Meclisi 

 

 

 

 

 

 

8. Genel Kurula Sunulmak Üzere...

“Orta ve Lise Öğretiminde Yaşanan Dönüşüm ve Çözüm Önerileri” Paneli İçin

Karar Önergesi

(17 Aralık 2017)

AKP iktidarı döneminde, sadece 4+4+4 yasası sonrası Ortaöğretim Yönetmeliğinde 8 kez değişiklik yapıldı. Bunun dışında da pek çok uygulama halk çocuklarının aleyhine değiştirildi: Kamu yararına vakıf diye tanımlanan vakıflara kamu taşınmazları 49 yıllığına eğitim ve yurt faaliyeti için verilmesi sağlandı; Sınav sistemi eğitim yılı ortasında değiştirildi ve kimlerin ne mağduriyetler yaşayacağı hala belirsiz.  Milli Eğitim Bakanlığı sürekli TÜGVA, TÜRGEV, ENSAR gibi vakıflarla protokoller imzalayarak her okulun içine bu vakıflardan kişilerin girişini kolaylaştırmaktadır.  1 milyon 700 binden fazla genç açık ortaokul ve liseye mahkum edilmişken, müfredat değişiklikleri ve İmam Hatipleşme tartışmaları oldukça artmışken, Ortaokul ve Lise düzeyinde gençlerin eğitim geleceklerini etkileyecek uygulamaları masaya yatıracak bir çalışma oldukça değerli olacaktır.

Bu amaçla, HDK Eğitim Meclisi olarak Mart ayına kadar tamamlanmış olmak üzere bir çalıştay/panel planlanmasına başlanmıştır. Genel Meclisimize de bunu, Karar Önergesi olarak sunuyoruz.

Panel, 4 oturum ve tam günlük bir çalışma olarak planlanmıştır. Her oturumda o konu başlığı ile ilgili birikimi, deneyimi olan öğretmen, veli, akademisyen ve öğrencilerden konuşmacılar yer alacaktır. Her oturumun sonunda mücadele alanları ve HDK’nin kısa-orta ve uzun erimli çözüm önerileri oluşturulacaktır. Bu kısım özellikle önem taşımaktadır. Farklı illerden katılımcıların deneyim ve mücadele pratikleri ile ilgili bilgi paylaşımı planlanmaktadır.

Oturum 1: Orta ve Lise Öğretiminde Genel Durum

ü Bu oturumda geçmişten bugüne genel bilgiler verilecek ve son dönem AKP politikalarının iyice belirginleştirildiği yasalar ve yönetmeliklerle ilgili bilgi verilecektir.

ü Sayılarla eğitimin kalitesine ilişkin verilerin sunulacaktır.

ü Açık liseler ve öğrencilerin kimler olduğu özel bir öneme sahiptir. Örneğin, Diyarbakır Bağlar ilçesinde 9000’den fazla genç açık liseye kayıtlı iken İstanbul’un en kalabalık ilçesinde bu sayı 6000 civarındadır.

Oturum 2. Eğitim Müfredatı ve Gizli Müfredat

ü Eğitim müfredatında tarihsel dönüşüm. Irkçı, cinsiyetçi, ayrımcı ögeler ve müfredatı daha insancıl hale getirmek için yapılabileceklerin tartışılması planlanmaktadır.

ü İmam Hatip Ortaokulları ve Liseleri Müfredatının yoğunluk ve içerik açısından değerlendirilmesi yapılacaktır.

ü Değerler eğitimi yoluyla okul kültürünün tamamen dönüştürülmesine veli, öğrenci, öğretmen olarak nasıl direnebiliriz?

Oturum 3. Öğrenci Seçme ve yerleştirme sisteminin değerlendirilmesi (Sınav)

ü Eğitimin seçkinciliği ve ayrımcılığının sınav yoluyla pekiştirilmesinin tarihselliği anlatılacaktır.

ü AKP dönemi sınav sistemindeki değişimlerin değerlendirilmesi yapılacaktır.

ü En yakın okul en iyi okuldur ve tüm okullar eşitse eğitim eşitliğinden söz edilebilir. Bunun için neler yapabiliriz?

 Oturum 4. Kısa-Orta- Uzun Vadede Eğitim için Öneriler

Üç oturum ve ardından yapılan tartışmaları not alan bir ekip olacak. HDK eğitim meclisi olarak daha önce yapılmış çalışmalarla ideal eğitim sistemi tartışmalarımız aktarılarak, eklemeler ve düzenlemeler hep beraber tartışmaya açılacaktır.  Bu oturumda da hem eğitim alanında doğrudan mücadele edenlerin pratikleri dinlenecek ve önerileri alınacak, hem de bunların gerçekleştirilmesi için ne tür çalışmalar yapılması gerektiği tartışılacaktır.

Genel Meclis Üyelerimizden katkı sunmak isteyenlerle iletişim halinde olmayı bekliyoruz.

Eğitim Meclisi 

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

Emek Kurultayı Toplanması

HDK, emek alanına ilişkin perspektifinin oluşturulması, hareket yöneliminin belirlenmesi ve çalışma alanlarının netleştirilmesi için farklı çalışma alanlarının katılımını sağlayarak, 2018 yılı ilk yarısında HDK Emek Kurultayını toplar.

 

Gerekçe:

Emekçilerin birçok haklarının gasp edildiği, iş cinayetlerinin zirve yaptığı, grevlerin yasaklandığı, esnek ve güvencesiz istihdamın çalışma hayatının her alanında egemen olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu saldırıların durdurulmasının yolu işçi sınıfının tüm örgütlerinin birleşik mücadelesi yaratılmasından geçmektedir. Emek alanı HDK’nin önem verdiği toplumsal alanlarının başında gelmektedir. HDK’nin işçi sınıfı ve emekçilere yönelik bu saldırılara karşı etkili bir yanıt vermesinin yolu kendi perspektifinin oluşturulmasından geçmektedir.

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

Tek Tipleştirmeye Karşı Halklar İnançlar Festivali

1- Her alandaki tek tipleştirmeye karşı farklı haklar ve inançların dostluk, dayanışma ve bir arada yaşama kültürünü geliştirebilmesi, birbirini tanıması amacıyla zenginlik ve çeşitliğinin yansıyacağı Halklar İnançlar Festivali düzenler.

2- Halkların farklı dilleri konuşması gerçeğini gözeterek 21 Şubat Anadili gününü de dikkate alarak, Diller Konuşuyor içerikli bir etkinlik düzenler.

Gerekçe:

Halkların farklıkları ile birlikte eşit koşullarda, bir arada yaşamasına olanak varken toplumları inanç ve kimlik farklılıklarından dolayı düşmanlaştırmaya çalışıyorlar. 

Bunun için önce halkların kardeşliğine, dostluğuna saldırıyorlar.

Devletin düşmanlaştırma çabasına karşı HDK, halkların eşit ve özgür bir temelde yaşamı için mücadele eder.

 

 

8. HDK KADIN MECLİSLERİ GENEL KONFERANSI DİVANINA

 

KARAR 1:

HDK Kadın Meclisleri olarak , saptadığımız pilot alanlardan başlamak üzere yaşamın içinden,

mahallelerden; kadın üretim, öz örgütlenme mekanları, kadın evleri kurmayı karar altına alır.

 

GEREKÇE:

 Bütün toplumsal direniş alanlarıyla ve dinamikleriyle buluşmak, HDK’nin kuruluş felsefesi ve esas varlık amacının ifade ettiği gibi yerelden, yaşamın içinden, öz örgütlenme, meclis örgütlenmesi ile mümkündür. Kadınların özel mühendislik projeleriyle evlere, annelik, eşlik rollerine hapsedilmeye çalışıldığı bu sürçte kadın dayanışması ve kadınların özneleşmesi hedefiyle kadın mekanlarının varlığı büyük önem taşımaktadır.

 

8. HDK KADIN MECLİSLERİ GENEL KONFERANSI DİVANINA

KARAR 2:

HDK Kadın Meclisleri , patriarkaya karşı bütün HDK zeminlerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği üzerine atölye , panel vb. eğitim çalışmalarını örgütlemeyi karar altına alır .

 

GEREKÇE:

HDK kadın meclisleri kadınların örgütlenmesi konusunda  üzerine düşen sorumluluklar kadar toplumun tüm kesimlerinin kadın özgürlük çizgisinde buluşmasını da sorumluluk olarak görmektedir . Bu bağlamda dünya kadın tarihinden ve HDK kadın meclisleri tarihinden edindiğimiz kazanımların süreklileşmesi ,bu mücadelenin yükseltilmesi , başta tüm çalışma arkadaşlarımız  ve HDK’nin ulaşabildiği tüm zeminler olmak üzere tüm toplumda cins mücadelesinde eğitim , bilinçlenme faaliyetleri ile mümkün olacaktır.

 

8. HDK KADIN MECLİSLERİ GENEL KONFERANSI DİVANINA

KARAR 3:

  HDK Kadın Meclisleri tüm kadınlarla yerellerde gündemleştirilecek ortak mücadele konusunun ‘Cinsiyet Eşitlikçi, Demokratik Anayasa’ olduğunu saptar. Mevcut anayasanın kadınların ve toplumun aleyhine açığa çıkardığı toplumsal erozyona karşı kadınların taleplerini ve ihtiyaçlarını ifade edecek , tüm kadınları bu mücadele ağında buluşturacak imkanların yaratılmasını, bu bağlamda merkezi/ yerel olarak panel , forum, sempozyum, kitlesel yaratıcı buluşmalar düzenlemenin yanında farklı kesimlerden kadın taleplerinin açığa çıkması için de pilot olarak seçilen yerlerden özgün çalışmalar gerçekleştirmeyi karar altına alır.

 

GEREKÇE:

 1- AKP/Saray iktidarı ‘partili cumhurbaşkanlık sistemi adıyla Türk- İslam sentezine dayalı ‘’tek din, tek dil, tek cins, tek millet, tek vatan’’ anlayışı ile toplumun tüm farklılıklarını yok sayarak faşizmin kurumsallaşması yönünde ilerlemeye çalışmaktadır. İdeolojik-politik hegemonyasını sağlamlaştırmak için toplumun her kesimine şiddet uygulayarak toplumu itaat etmeye zorlamaktadır. Bu dönemde en çok da biz kadınların emeği,  bedeni ve kimliğine saldırarak , toplumun yarısı olan biz kadınlar üzerinden toplumu şekillendirmeye çalışmaktadır. Kadınları makbul olan/olmayan, çocuk doğuran/doğurmayan, itaat eden/etmeyen, dindar olan olmayan, kadınlar olarak ayrıştırarak kadınlar arasında kutuplaşmayı derinleştirmeye çalışmaktadır.

Erkek-Devlet sistemi dini fetvalar ve fıtrat meselesi ile kadınları ideolojik olarak rızaya yönlendirirken, diğer yandan da OHAL gerekçelendirilerek yapılan yasal düzenlemelere itaat etmeye zorluyor. Öyle bir eril sistem yaratıyor ki , kadınları sosyal yardımlar adı altında kendisine bağlayarak sadaka kültürünü yaratmaya çalışıyor, kadınları işsizleştirerek sosyal- kamusal alandan uzaklaştırıyor, müftülere ve hatta imamlara resmi nikah yetkisi vererek tek din üzerinden aile şekillenmesi yaratmaya çalışırken bir yandan da kadınların haklarını gasp etmeye çalışıyor, boşanmada arabuluculuk ile, kürtaj hakkını fiili olarak engelleyerek kadın bedeni üzerinden geliştirdiği tüm politikalarla kadını  aileye- erkeğe mahkum etmeye çalışıyor.

AKP/Saray iktidarı kadınların eşitlik ve özgürlük taleplerini en büyük tehdit olarak görüyor ,bir yandan patriarkaya karşı mücadele eden tüm kadın kurumlarını kayyumlar eliyle kapatırken , kadın mücadelesi yürütenleri hapsederken bir diğer yandan da bu suçlarını maskelemek için patriarkaya hizmet eden politikaları sahiplenen kadın kurumları oluşturarak , kadınları ayrıştırmaya çalışıyor.

Var olan tüm bu politikalara karşı bizler HDK kadın meclisleri olarak her alandaki kadınlarla bir araya gelerek kadınların eşitlik ve özgürlük taleplerini, yeni yaşam umudunu ve inşasını hep birlikte yükseltmeyi hedeflemekteyiz.

 

Kadınlar olarak, farklı inançlardan, farklı halklardan, farklı cinsiyet kimlikleri ve yönelimlerden, farklı sınıflardan bir araya gelmekteyiz. Bu kapsamda emeği görünmez kılınan, değersizleştirilen, dili, kültürü, varlığı yok sayılan, ötekileştirilen,  nefret söylemleriyle katledilen tüm kadınlar olarak bir aradayız.

 

HDK Kadın Meclisleri olarak kadın dayanışmasını ve mücadelesini büyüten perspektifle, tüm saldırılara karşı ortak kadın duruşu ve iradesi ile cevap olmayı hedeflemekteyiz. Bu kapsamda coğrafyamızda bulunan tüm halklardan ve inançlardan, sosyalist, ev emekçisi kadınlarla, LGBTİ+ bireylerle buluşarak;

 

 

8. HDK KADIN MECLİSLERİ GENEL KONFERANSI DİVANINA

KARAR 4:

OHAL ve KHK’lar koşullarında günümüzün en acil meselesi olarak karşımıza çıkan itaatkar, makul kadın dayatmasına karşı bugünkü haklarımızdan ve kazanımlarımızdan geriye düşmemek için faşizme karşı ‘en geniş birleşik kadın dayanışması zemininin inşası ‘’için  kadın mücadelesinin yürütüldüğü her alanda , tüm kadınlara ulaşmak ve birlikte hareket etmenin çabası içinde olunmalıdır .HDK Kadın meclisleri bu konuda insiyatif üstlenerek kadın hareketlerinde öncelikli ihtiyaç olarak gündemleştireceğini  karar altına alır.

 

GEREKÇE:

Saray ve AKP hükümetinde, devletin karakterini de oluşturan kadın düşmanı politikaları,

 

 

8. HDK KADIN MECLİSLERİ GENEL KONFERANSI DİVANINA

 

KARAR 5:

HDK Kadın Meclisleri yükselen patriarkaya karşı kadın mücadelesini ve iradesini ortaya koymak üzere bölgesel ve uluslararası çalıştay, sempozyum ve konferans örgütlemek konusunda inisiyatif alır. Bu bağlamda öncelikli olarak <Ortadoğu Kadın Konferansı> gerçekleştirmeyi  karar altına alırken <Kadın Enternasyonalini> gerçekleştirmeyi hedef olarak belirler.

 

GEREKÇE:

  HDK Kadın Meclisleri Kendini bütün eşitlik ve özgürlük alanlarına karşı konumlandıran kapitalist patriarkaya, <Önce Kadınları vurun > şiarıyla erkek egemenliğine göbek bağıyla bağlı olan faşizme karşı, kadınların bütün mücadele alanlarını da görerek ortak tartışma ve tavır alma ortamlarının yaratılmasının gerekli olduğunu tespit etmiştir. Kapitalist-emperyalist patriarka kendini gerçekleştirmeye çalışırken ilk hedeflediği kadın kazanımlarını ve kadın özgürlüğünü yok etmektir. Bütün savaş ve sömürü düzeni en başta kadınların ve çocukların yaşamlarına ağır darbeler vurmaktadır. Artan şiddet bütün dünyada kadınlara, çocuklara, LGBTİ’lere yönelik şiddeti tacizi ve tecavüzü artırmaktadır. Yerel-bölgesel kadın mücadeleleri kendisini bir sistem olarak örgütleyen erkek-devlet mekanizmasına karşı parçalı mücadele ederek yeterli gücü açığa çıkaramamaktadır. Bunun için daha büyük birleşik kadın mücadelesine ihtiyaç vardır.

 Bizler biliyoruz ki dünya üzerinde bir kadın bile zulme ve şiddete maruz kalıyorsa , bu hepimizin maruz kaldığı anlamına gelir .bu nedenle öncelikli olarak ülkemiz ve bölgemiz Ortadoğu’dan başlamak üzere bütün kadınların ortak mücadele hattını yaratmaya ihtiyacımız vardır. Kadın

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

Özgür Sanat Atölyeleri Kurulması

 

Cinsiyetçi, milliyetçi, dinci egemen sanat ve kültür anlayışına ve ideolojik hegemonyasına, karşı cepheden bir demokratik-özgürlükçü alternatif üretim alanı açmak amacıyla Özgür Sanat Atölyeleri kurar.

 

Gerekçe:

Kültür sanat komisyonumuz/meclisimiz demokratik, özgürlükçe kültür ve sanat politikalarının geliştirilmesine, yaygınlaştırılmasına hizmet edecek özgür sanat atölyelerini hayata geçirecektir. Çalışmalar özellikle halkın; sömürülenlerin, ezilenlerin ve ötekileştirilenlerin güncel sorun ve ihtiyaçları ile bağlantısına dayalı olarak örgütlenmelidir. 

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

Genel Kurulumuz, Halkların Demokratik Kongresi Platformu Genel Meclisinin, Yürütme Kurulunun çalışmalarını yürütmek üzere Eş Sözcüler Onur Hamzaoğlu ve Gülistan Kılıç Koçyiğit tarafından İstanbul’daki bir gayrimenkulün ofis olarak kiralanmasını, bu amaçla gerekli tefrişatın yapılmasını, ofis kirası ve tefrişat vb diğer ofis giderlerinin platform program/tüzüğünün 7/k maddesi uyarınca delegelerin dayanışma ve destekleri ile karşılanmasını karar altına alır. Ayrıca ihtiyaç duyulan yerlerde de ofisler tutulur.

“Madde 7: Genel Meclis

k) Çalışmalarının giderlerini delegelerin dayanışma ve destekleriyle karşılar.”

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

 

HDK Okullarının Açılması 

Toplumsal sorunlar karşısında ortak bir perspektifin oluşturulması ve çözümüne yönelik politikaların üretilmesi konusunda ortak bir dil, zengin bir düşünsel zemini inşa etme ve HDK fikriyatını ve HDK’lilik kimliğini oluşturma amacıyla bir okul kurulmasını kararlaştırır.

 

Gerekçe:

HDK, toplumsal sorunların tespiti ve çözüm perspektifini geliştirmek için kendi kadrosunu, anlayışını, politikasını oluşturmak, kalıcılaştırmak ihtiyacındadır.

 

 

 

8. OLAĞAN GENEL KURUL DİVAN YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNE

Yeni Bir Toplumsal Sözleşme İçin Toplantılar Yapılması

Yeni bir toplumsal sözleşmenin zemini oluşturmak üzere, inançsal, kimliksel, cinsel, sınıfsal, ekoloji vb. başlıklar altında yerellerde konferanslar, çalıştaylar, paneller, sempozyumlar vb. şeklinde toplantılar düzenler. Bu çalışmalar sonrasında merkezi bir konferans düzenleyerek, alanlardaki tartışmaları birleştirmeyi önüne görev olarak koyar.

 

Gerekçe:

Halklarımızın, ezilenlerin kendi talepleri ve sorunları ekseninde bir araya gelişleri, kendi sorunlarını aralarında tartışarak belirlemeleri birleşik bir mücadele ekseni oluşturmaları önemlidir. Faşizm, kendi toplumsal tabanını ve dayanaklarını inşa ederek kurumsallaşmasını sürdürmek istiyor. Faşist devlet yapılanmasına uyumlu toplum yaratmak istiyor. Belli başlı toplumsal sorunlar başlığı altında bu çalışmalarını yürütüyor.  Bugün anayasa fiilen ortadan kaldırılmış durumda ve fiili uygulamalar adım adım yasa haline getiriliyor. Halklarımızın özgürlük ve adalet arayışlarına yanıt verecek bir toplum sözleşmesine dair bir tartışma yeni bir toplum tahayyülünün bir parçasıdır. Halklarımızın birlikte ve el ele kendi toplumsal sözleşmesi için mücadele aynı zamanda kendi anayasasını da yapma sürecinin bir parçasıdır.